Okunmaya değer bir başarı öyküsü. Kim bilebilirdi ki bir gün Almanya’da dünyanın üçüncü büyük yazılım şirketi SAP SE ile yolları kesişecek ve hayatının dönüm noktası olacak. Peki bu noktaya nasıl geldi? Haktanır şu sözlerle açıkladı:
“Aslında bilinçli bir seçim olmadı, Aachen Teknik Üniversitesinde okurken okul hayatımın yanında çalışmam gerekiyordu ve çalıştığım fabrikada da SAP sistemleri kullanılıyordu. Sisteme bilgi girişine yardımcı olmak için yarı zamanlı olarak orada çalışmaya başladım ve SAP sistemleri ile ilk temasım orada oldu. Mezuniyetimden sonra SAP işinde yer almak istedim çünkü teknik yönü yüksek olanlar kadar iş süreçlerin bilen kişiler de yazılım danışmanlığı konusunda aranıyordu. Aslında işletme mezunu olarak hiçbir zaman o yapı içerisinde kendime yer bulacağımı düşünmemiştim ama denemekten de geri kalmadım bir şekilde oldu sanırım.
Şu an Scheer Danışmanlık firmasının Genel Müdür ve YK Başkanı olarak yer alıyorsunuz, firmanızdan ve çalışmalarından da bahseder misiniz?
“2022 Temmuz ayında Scheer danışmanlık şirketini İstanbul’da kurduk. Scheer Group, Almanya merkezli ismini kurucusu Prof. Dr. Scheer’den alan ana faaliyet alanı iş süreçleri yönetimi ve SAP danışmanlığı olan 1.000 çalışanlı olan önemli bir SAP iş ortağı.
Scheer grup olarak 2022 yılında globalleşme yolunda önemli adımlar atmaya karar verdik. Bu yolda hem farklı ülkelerde satış ve danışmanlıkta kadrolar hem de Hırvatistan, Bosna – Hersek te uzaktan erişim yolu ile projelere destek verecek ekipler oluşturduk. Sürekli olarak yüksek nitelikli danışmanlarla uygun yeni yerler arayışını Türkiye’de de bir şube açarak çözmeye karar verdik ve bu yıl İstanbul’da ‘Scheer Yakın ve Orta Doğu’yu kurduk.
Amacımız uzaktan erişim yolu ile ağırlıklı olarak Avrupa’da olan müşterilerimize SAP projelerinde uygulama ve destek hizmetleri sunmak. SAP konusunda Türkiye’de nitelikli bir danışman kadrosu mevcut. Bizde bu arkadaşlarımız istihdam edip Türkiye’de edindikleri tecrübeleri yurtdışı projelerinde pekiştirmelerini sağlayacak olanak yaratıyoruz. Özetle: Beyin göçü yerine hizmet ihracatı diyebiliriz.
SAP ve benzeri yazılım konularında çalışmak isteyenler nasıl bir yol izlemeli?
Kendimden örnek vermem gerekirse benim bu sektörde olmayı seçmem aslında bir şekilde tesadüf oldu ya da önüme çıkan fırsatı değerlendirdim diyebilirim. İşletme okuduğum için teknik yönü kuvvetli kişilerin bu sektörde olacağını düşünerek bilgi teknolojileri konusunda çalışmak kariyer planımda yoktu. Ancak iş yazılımlarında teknik yön kadar süreç bilgisi de gerekiyor, işletme ve benzeri okuyan kişilerin bu bilgilere sahip olmasından dolayı iş yazılımlarının şirketlerde uygulamasında danışmanlık faaliyetleri öne çıkıyor. Analiz ve problem çözme yeteneği olan kişiler de bu konularda çok başarılı oluyorlar.
Nasıl yazılımcı olunur?
“Muhakkak olmanız gerekmiyor ama tabii ki farklı yöntemler kullanarak amaca ulaşılabilir. Öncelikle daha önce söylediğim gibi analiz, gözlem ve problem çözme yeteneğinin olması lazım. Yazılım -ki burada genelde iş yazılımları kategorisinden bahsediyorum- konusunda ne eğitimi alayım derseniz internet üzerinden çok farklı eğitimlere düşük maliyet ile ulaşmanız mümkün. Şirketlerin yeni mezunlar için açtığı programları takip etmek de gerekiyor. Ayrıca Türkiye’de devlet destekli belirli girişimler var. Mesela kodlama konusunda devletin büyük desteği var. Herkesin yazılım deyince aklına gelen kodlama ancak kodlamanın yanında uygulama danışmanlığı, eğitim verme, kullanıcı desteği gibi kodlama bilgisi gerektirmeyen çalışma alanları da var.
Safa Haktanır gençlere tavsiyelerde bulundu…
Gelecek nesillere tavsiye edeceğim şu; her şey hemen olmuyor, emek sarf etmeleri gerekiyor, eğer bu sektörde çalışmak istiyorlarsa yukarıda saydığım faktörlerin bir araya gelmesi gerekiyor. Yani elimizdeki cep telefonunda tıklayarak karşımıza çıkan en basit programın bile arkasında bir teknoloji, emek ve ticari beceri var. Ayrıca yazılım adı altında sadece programlamayı görmeyerek bu programın pazarlama, satış, uygulama, eğitim, destek bacakları olduğunu bir şekilde bu taraftarlarda da kariyer yolları olduğunu unutmasınlar. Birey olarak da ilgi alanlarına giren konuları derinliğine araştırsınlar, alternatif yollar olduğunu unutmasınlar, teknolojiyi takip etsinler, özetle; hayatın içinde kalsınlar, pozitif olsunlar.
