Türk Tiyatrosuna ve sanata katkılarda bulunmak, yeni sanatçılar çıkarmak için hayatını tiyatroya adamış Ahmet Samet Kütükçü, Business Channel Türk TV’nin konuğu oldu. Kütükçü, Manevra’nın kuruluşunu, tiyatro eğitimlerini hepsi ve daha fazlasını keyifli sohbetiyle sunucu Sema Baysal’a anlattı.
TİYATRO MAVERA ATÖLYESİ’NİN KURULUŞU
Tiyatro Mavera 2015 yılında Ahmet Samet Kütükçü tarafından, sahne sanatlarını toplumun her kesiminden insanlarla beraber icra etmek üzerine kurulmuş bir atölyedir. Atölyelerinde oluşturduğu yarı-profosyonel ekipleri, profosyonel dünyaya hazırlayan, sanat ve sanata dair her alanda, bağımsız, profosyonel ruhlu amatör ekipler kuran projeler üretip sahneleyen bir sanat gönüllüleri hareketi olarak doğmuş.
Mavera’nın Hikayesi Nasıl Başladı?
Aslında Mavera’yı kurmadan önce, çeşitli üniversitelerde de (Bahçeşehir Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi vb. gibi) öğrencilere tiyatro üzerine eğitimler veriyorduk. O yıllarda benim en çok hoşuma giden şey, öğrencilerin ilk defa sahneye çıktığı anda yaşadıkları heyecanlardı. İstedik ki bu heyecanı dışarı taşıyalım 7’den 70’e her kesime ulaşsın bu duygu, sıfırdan hiç deneyimi olmamış kişileri toplayalım onlarla bu duyguları yaşayalım sadece birkaç üniversitede tecrübe edilen bir şey olmasın ve ardından hikayemiz başladı.
Peki Neler Yaptınız Bu Süreçte?
Çok fazla şey yaptık, ekibinizde heyecanlı insan sayısı çok olunca haliyle projelerde çok oluyor. Tabi başlarda çok zorlandık, çünkü maddi kuvvetimiz yoktu tanınır bir ekip de değildik, seyirci bulması, oyunların masraflarını karşılamak (telif, dekor, kostüm vs.), sahneleri ayarlamak bunların hepsi bizim için zorlu sınavlardı ama her çıkarttığımız oyunda aldığımız alkışlarda arttı bir süre sonra sahnemiz dolup taşmaya başladı, ilk başlarda bir ya da iki oyun çıkartırken şimdi senede altı oyun çıkardığımız da oluyor. Bunlar arasında çocuk oyunları, yetişkin oyunlar, müzikaller, ya da doğaçlama veya stand-up gösterileri gibi çok çeşitli projelerde var.
En İlginç Projeniz Neydi?
Bir keresinde bir Bollywood Filminin uyarlamasını yapmıştık, yüzlerce oyuncusu olan yaklaşık 3 saatlik bir filmi biz tek bir tiyatro sahnesine 17-18 kişilik bir kadroya sığdırmıştık. Biliyorsunuz Bollywood Filmleri genelde müzikal tarzında oluyor, müzikal yapmaya alışkın olmamıza rağmen, hint müziklerini uyarlamak, hiç alışık olmadığımız hint danslarını çalışmak hem çok eğlenceli hem de ilginç bir deneyim olmuştu bizim için.
Peki Atölyelere Oyun Çıkarmak Dışında, Yaptığınız Oyunlar Ya Da Projeler Var Mı?
Tabii ki var, her sene bir profosyonel oyun bir de profosyonel çocuk oyunu yaparız, bu oyunların kadrosunu sektörden profosyonel oyuncuları ve yetiştirdiğimiz gelecek vadeden oyuncuları harmanlayarak hibrit bir kadro kurarak oluştururuz , oyunları hazırladıktan sonrada bazen belediyelerde bazen özel sahnelerde sene boyunca oynarız, özellikle Trakya ve Ege Bölgesinde sık sık turnelere gideriz
Geleceğe Dair Planlarınız Neler?
Atölyelerin çeşitliliğini artırma niyetimiz var, biz bu yola çıkarken sadece tiyatro üzerine değil de sanatın her dalı üzerine çalışmalar yapmayı hayal ediyorduk, tabi bu bi süreç istiyor tiyatro, oyunculuk, sinema vb. gibi alanlarda uzun yıllar deneyimimiz olduğu için bu alanda gayet başarılıyız. Aynı şekilde müzik, dans, resim vs gibi diğer sanat dallarında da bir şeyler yapabilmemiz için o alanın en iyisi olan isimleri bulmamız lazım, o sanat dallarını icra edebilmek için uygun ortamlar hazırlamamız lazım (müzik stüdyosu, resim çizim atölyeleri vs.) Buda zaman istiyor biraz daha maddi olanak istiyor. Ama er ya da geç diğer alanlara sıçrayacağız.
Atölyeleri Çalıştırırken Yaşadığınız En Büyük Zorluklar Nelerdir?
Her işin kendisine göre bir zorluğu vardır. Fakat yapılan bütün işlerde en zor olanı insanla uğraşmaktır en hassas olanı da eğitimdir. Tek bir yanlış hareket tek bir hatalı sözle insanı sanata küstürebilirsiniz. Aynı şekilde tiyatro gibi sosyal sanat dallarında kadronuz ne kadar kalabalıksa o kadar insanın derdini sıkıntısını anlamanız lazım. Birbirinden farklı 15-20 kişiyi aynı hayalde birleştirip aynı motivasyonla çalıştırmanız hazırlamanız gerekiyor bu da zihinsel olarak çok yorucu. Bize toplumun her kesiminden insanlar gelir, ailevi problemi olanlardan tutunda, sıkıntıları acıları olan veya çok farklı kültürlerden yetişen insanlar gelir hepsini aynı paltformda buluşturup her değeri ortaya çıkartmaya çalışmak hepsini aynı eğitim noktasında buluşturmaya çalışmak çok zor.
Tiyatroya Yeni Başlayan Veya Oyuncu Olmak İsteyen İnsanlara Bir Tavsiyeniz Var Mı?
Birbirinden farklı sayısız tiyatrocu vardır Türkiye’de ama hepsinin ortak özelliği vazgeçmemeleridir. O yüzden kendi oyunculuk zannedilenin aksine çok fazla emek ve çok fazla fedakarlık isteyen bir meslek. Eğer içinizde ki tutkuyu besleyemezseniz bir süre sonra vazgeçer gidersiniz. Ama sahnede kaldıkça yeni projeler farklı seyirciler yakaladıkça kendiliğinden olursunuz.
Business Channel Türk TV ekibi olarak verdiği bilgiler için kendisine teşekkür eder, kendisine ve ekibine sanat yolculuğunda başarılarının devamını dileriz.
