DOLAR 32,5652 % 0.03
EURO 34,9221 % 0.2
GRAM ALTIN 2.425,48 % 0,09
ÇEYREK A. 3.965,66 % 0,09
BITCOIN 64.552,67 -3.341
ÜYE PANELİ

OĞUZHAN KOŞUR; HASTALIKLARDAN KORUNMANIN TEMELİ SAĞLIKLI BESLENMEK!

Son Güncelleme :

15 Mart 2022 - 15:42

/ 319 views kez okundu.
OĞUZHAN KOŞUR; HASTALIKLARDAN KORUNMANIN TEMELİ SAĞLIKLI BESLENMEK!

 

KİMYASAL İÇERMEYEN GIDALAR TÜKETMENİZ GEREKİYOR

 

 

Hastalıklarından korunmanın en temel unsuru doğal ve sağlıklı beslenmek oluyor. Bağışıklık sistemimizi düşürmememiz için çaba sarf etmemiz gerekiyor. Peki, hastalıklardan nasıl korunabiliriz? karbonhidrat ve glukoz şurubunun bağışıklık sistemimiz üzerinde nasıl bir etkisi var?  Business Channel Tür Tv kanalı, Vizyon programına konuk olan Dr. Oğuzhan Koşar bu soruları ve çok daha fazlasını bizler için yanıtlıyor… 

 

Milyon Plus’un büyük yüzdesini oluşturan hastalıklar hangisiydi? 

Milyon Plus’ın hastalığının birçok kısmının viral hastalıklar olduğunu söyleyebilirim. Büyük oranda ise direkt soğuk algınlığı virüsleri diyebiliriz. Soğuk algınlığı virüsleri dediğimiz; bronşitler, koranavirüs bile soğuk algınlığı virüsü oluyor. Rinovirüs, inflenca bunların alt tipleri var bunlarla beraber çeşitli viral enfeksiyonlar var ve bunların yol açmış olduğu bizim süper enfeksiyon dediğimiz viral enfeksiyonun üstüne binen ektrandan mikrobik olaylar olabiliyor. Bakteri enfeksiyonu ve bronşitler, enfeksiyonlar bunlar viral virüslerden veya farklı kaynaklardan oluşabiliyor. Eğer kişilerde kronik rahatsızlık varsa özellikle akciğer hastalığı, kalp hastalığı vs. Kişi kolaylıkla zatürreye kadar ilerleyebiliyor. Aynı virüslerle şu an ki SARS Kovid’de olduğu gibi toplumun belirli bir kesiminde ölümcül sorunlara yol açabiliyor. O yüzden bunların erken tedavisi, toplumun total sağlık giderlerinin azaltılabilmesi ve devlet bütçesinin daha stabil halde kalabilmesi adına hem de kişilerin iş gücü kaybının azaltabilmesi ve total sağlık durumlarının korunabilmesi adına çok önem taşıyor. Bizim hekim olarak birinci görevimiz sağlığımızın korunmasıdır. Hastaların tedavisiyle tabii ki biz ilgileniyoruz kendi alanımız doğrultusunda. Gerekirse diğer branşlara sevkini yapıyoruz. Ama bir tedavi korumadan çok daha pahalı bir yöntem. 

 

Hastalıklardan korunabilmek için neler öneriyorsunuz? 

Temiz beslenme kısmında dikkat etmemiz gerekiyor. Olabildiğince işlenmiş gıdalardan uzak durmak lazım. Çünkü işlenmiş gıdaların içerisinde bunların raf ömürlerini uzatabilmek için kullanılan çeşitli kimyasal maddeler var. Bu çeşitli sorunları meydana getirebiliyor, bağışıklık sistemini bozuyor. Bunu bir anda yapmıyor ama her gün küçük bir parça aldığımız zaman en son raddede bütün bağışıklık sistemi zarar görüp bozulmaya başlıyor. Ve uyarı vermeye başlıyor. Temiz kısmı ise olabildiğince doğal beslenmeniz gerekiyor. Olabildiğince köylüleri ekonomik anlamda desteklemeye çalışın ve doğal, temiz beslenin. 

 

Doğal beslenmeyi arttırmak için nasıl çözüm önerisi sunarsınız?

Ne kadar farkındalığı arttırırsak o kadar çok insanı bu duruma katarız. Yani bütün herkes aynı anda talep etmeye başlarsa o zaman derler ki “inisiyatif başlatalım.” Bu inisiyatifi başlatacak olan kişiler; devlet görevlileri olabilir, hükümet görevlileri olabilir, sivil toplum örgüt görevlileri olabilir biz de olabiliriz. Medya organları da bir yanda yukarı çıkartabiliyor ve toplum bunlara daha fazla ulaşabilir hale gelebiliyor. 

 

Glukoz şuruplarının kişi üzerindeki etkileri nedir?

Çok önemli bir şeylerden bir tanesi de glukoz şuruplarıdır. Yüksek düzeyde konsantre edilmiş fruktoz şurupları var. Raphine şeker ise ekstra bir problem. Genetiği değiştirilmiş mısırdan elde edilen bir nişastadan üretilen glukoz şuruplarını her yerde görüyoruz, her yerde vücudumuza alıyoruz.  Bunun içerisinde kimyasal maddeler var. Bunlar gerçekten masum şeyler değil. Yavaş yavaş birikim etkisi meydana getiriyor. 2-3 senede sinyal vermeye başlar. Ne olur? Alerjileriniz gelişmeye başlar, yüzünüzde kızarıklar oluşmaya başlar, mideniz yanmaya başlar, şişkinlikler oluşabilir. Bununla ilgili çeşitli sıkıntılar yaşayabilirsiniz. Yüksek miktarda işlenmiş şekeri vücudumuza soktuğumuz zaman karaciğer yağlanmaya başlar. Buna bağlı olarak da kalp hastalıkları oluşmaya başlar. 

 

Karbonhidrat tüketmeli miyiz yoksa insan sağlığına zararlı mıdır?

İnsanların karbonhidrat konusunda çok ciddi çekinceleri var. Ben birçok insanın aksine bu ekmek konusunda birçok otoriteden farklı olarak düşünüyorum. Bunun bilimsel bir dayanağı da var. Diyorlar ki “ekmek yemeyelim mi?”  “Kesinlikle ekmek yiyin.” Bize satılan ekmek 1980 öncesindeki ekmekten farklı. Bize satılan ekmek gıda kalitesi anlamında yüksek düzeyde rafine edilmiş, saf beyaz un haline getirilmiş undan yapılıyor.  Gerçek ekmek bu şekilde değil. Gerçek ekmeği üreten firmalar var sizin bunu arayıp bulmanız lazım. Halk ekmeğinde doğal buğday ekmeği diye bir şey çıkartmışlar ve gerçekten çok kaliteli bir ekmek. Ama diğer taraftaki ekmeğin tadı daha güzel olduğu için o tercih ediliyor. Neden daha güzel? Siz ısırdığınız zaman amilaz enzim dediğimiz bir enzim var. Bu amilaz enzimi hemen en yakın nişastaya benzer olan kolay parçalanabilir unu alıp hemen glukoza çeviriyor. O ekmek size birazcık daha tatlımsı geliyor. O yüzden size tatlı geliyor. Bu bir yanılsama, sizin bir anda kan glukoz seviyesini roket gibi yukarıya çıkartıyor. Bizim istediğimiz bir şey mi? Hayır. Ama siz bunu sürekli olarak yaparsanız, belli bir süre sonrasında glukoz seviyesi yukarı çıkacak. 

 

Glukoz seviyesi şeker hastalığını etkiler mi?

Vücut seviyesini belli bir süre sonra aşağıya çekebilmek için insülin sağlamaya başlıyor. İnsülin pompalıyor, glukoz seviyesi aşağıya iniyor, kan şekeri regüle ediliyor. Bundan sonra bizim insülin rezidansı dediğimiz insülin direnci oluşmaya başlıyor ki biz buna diyabet öncesi durum diyebiliriz. Yani şeker hastalığı öncesindeki durum. Artık vücut yanıt vermemeye başlıyor, yeterince kilo almış oluyorsunuz. İnsülinin kendisi kandaki glukozu alıp hemen yağa çeviren hormondur. Aslında hormanların kralıdır diyebiliriz. 

 

Bu durumu önlemek için ne yapmak gerekiyor?

Doğal besleneceksiniz. Kimyasal içermeyen gıdalar tüketmeniz gerekiyor. Doğal ekmek bulup doğal ekmek tüketmeniz gerekiyor ama kepekli ekmek değil. Fırıncılar bana kızmasınlar beyaz una kepek katıyorlar, doğal ekmek bu değil. Doğal ekmek, içerisinde ruşeym diye bir şey var. Ruşeym, bir buğdayın filizinin en değerli kısmıdır. Onun içerisinde anti kanserojen maddeler var. Çok ilginç bir bilgi vereyim. Anadolu’da ruşeym ile beslenen köylüler var. Kanser vaka sayısı ise 0. Bunun içinde bütün manganez, magnezyum var. Biz topraktanız. Topraktan olduğumuz için topraktan materyali almamız lazım ama beyaz un ne yapıyor? Sizin topraktan almak istediğiniz her şeyi rafine haline getiriyor şekeri bırakıyor, size dayıyor. Sonuç: 10 sene içerisinde şeker hastalığı.

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.